Semra Aman Akyürek

Kaymakamlar Kararnamesi Bu Yıl Rekor Erkenlikle Yayımlandı 2025 yılı Kaymakamlar Kararnamesi, bugüne kadar yayımlananlar içinde en erken tarihte kamuoyuyla paylaşılmış olmasıyla dikkat çekti. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın aylar öncesinden ifade ettiği “25 Mayıs” hedefi, yalnızca 3 günlük bir sarkmayla gerçekleşti. Bu gecikmenin Bakanlıktan kaynaklanmadığı, aksine bazı teknik ve özel durumlara bağlı olarak yaşandığı biliniyor.

Aslında kararname çok daha önceden hazırdı. Ancak eş durumu, çocukların sınav ve tercih süreçleri, düğün, sünnet ve tatil planları gibi sosyal koşulların gözetilmesi, sürecin insan odaklı ve titiz yürütülmesini sağladı.

Bu sürecin perde arkasında ise Personel Genel Müdürü Nedim Akmeşe ve ekibinin gösterdiği profesyonel çaba vardı. Gerekli tüm planlamalar zamanında yapıldı, kurumlar arası koordinasyon sağlandı, özellikle eş durumu gibi hassas konularda titizlik gösterildi. Son yıllarda sıkça yaşanan karışıklıkların bu yıl yaşanmamış olması da bunun en net göstergesi.

Erzincan’da sadece sokakları değil, kokuları, sesleri ve tatları da dolaştık. Şehir bir yandan çağdaş adımlarla büyürken, bir yandan da geleneksel çizgisinden hiç kopmamış gibi. Özellikle Esentepe’den bakınca, şehrin hem geçmişi hem de bugünü aynı karede soluk alıyor.

Bir akşamüstü, Erzincan Belediye Başkanı Sayın Bekir Aksun’un misafirperverliğinde buluştuk sofrada. Sıcacık bir masa, Erzincan’ın kendine has lezzetleriyle bezeli. Ancak sofranın en dikkat çekici detayı neydi biliyor musunuz? O küçük, ince ince sarılmış yaprak sarmaları…

Tek tek, sabırla, zarafetle hazırlanmış.

Ankara siyasetinin nabzı, 2028 seçimleri yaklaşırken şimdiden hızlanmış durumda. Özellikle AK Parti kulislerinde konuşulan yeni seçim senaryosu, hem takvim açısından hem de hukuk tekniği bakımından dikkat çekici.

Cumhurbaşkanlığı seçimleri normal şartlarda 14 Mayıs 2028’de yapılacak. Ancak kulislerde öne çıkan senaryo, bu tarihin birkaç ay geriye çekilmesiyle ilgili. Yani bir erken seçim değil; tarihi erkene alınmış bir seçim söz konusu olabilir.

Bu senaryonun temelinde, mevcut anayasa düzenlemeleri çerçevesinde Cumhurbaşkanının bir kez daha aday olup olamayacağına ilişkin teknik bir değerlendirme yatıyor. Anayasa, Cumhurbaşkanına iki dönem görev hakkı tanıyor. Ancak Meclis seçimlerin yenilenmesine karar verirse, yeniden adaylık yolu açılmış oluyor.

Sosyal güvenlik sadece bir devlet politikası değil; insan onuruna yakışır yaşamın temel taşıdır. Her yıl Mayıs ayında kutlanan Sosyal Güvenlik Haftası, işte bu gerçeği yeniden hatırlatmak için önemli bir fırsat sunuyor bize.

Balıkesir’de de bu kapsamda anlamlı ziyaretler yapılıyor. SGK Balıkesir İl Müdürü Sayın Şeref Karaca’nın Vali İsmail Ustaoğlu’nu ziyareti, sadece bir nezaket değil; aynı zamanda kurumun vatandaşla iletişimini güçlendirme çabasıdır. Çünkü sosyal güvenlik, hayatın her alanında karşımıza çıkan, çoğu zaman varlığını hissetmeden faydalandığımız bir sistemdir.

İlimizde SGK İl Müdürlüğü sadece masa başında hizmet vermiyor. Sosyal Güvenlik Merkezleri aracılığıyla kırsaldan merkeze, gençlerden emeklilere kadar geniş bir kesime dokunuyor. Tarım işçilerine özel bilgilendirme toplantıları, küçük esnafı kapsayan prim yapılandırmaları, kadın girişimcilere sağlanan destekler, işveren bilgilendirme seminerleri… Tüm bu çabalar, Balıkesir’de sosyal güvenliğin erişilebilirliğini artırıyor.

Yeni seçilen bir belediye başkanının en zor sınavı, geçmişin yükünü halkın gözü önünde taşırken, geleceğe dair umutları diri tutabilmesidir. Karesi Belediye Başkanı Mesut Akbıyık da tam bu sınavın ortasında duruyor.

Göreve gelir gelmez belediyenin borcunu açıklayan Akbıyık, tam 474 milyon 465 bin liralık bir tabloyu Balıkesir kamuoyuyla paylaştı. Bu açıklamayı, belediye binasının girişine astığı kendi mal varlığı bildirimi takip etti. Yıllık olarak güncellenecek bu şeffaflık uygulaması, Başkan Akbıyık’ın siyasette farklı bir çizgi çizdiğine işaret.

Ancak..

Ankara’dan Balıkesir’e doğru yola çıktığınızda, sadece şehirler değil, hikâyeler de birbirine bağlanır. Her kilometre taşı bir sahne, her mola bir nefes gibidir. Bu kez direksiyonun ucunda sadece bir şehirden diğerine gitme fikri değil, yolun kendisini yaşama arzusu vardı.

Ankara’nın sabah serinliğiyle vedalaşıp Eskişehir’e yaklaşırken, yol kenarında tarlalarda beliren sarı başaklar dikkat çekiyor. Baharın coşkusuyla yeşeren toprak, üretmenin sessiz zaferini taşıyor. Küçük köy kahveleri, sabah çayını yeni demlemiş, bahçelerinde oturan amcalar sanki bizi selamlar gibi.

Afyon yol ayrımı yaklaştıkça, Anadolu’nun kadim taş evleri görünür oluyor. Her biri zamanla yarışmış gibi; yorgun ama dimdik ayakta. Yolda gözümüz, hâlâ köyden kente göç etmeyen, traktörleriyle tarlasında çalışan çiftçilerin emeğine takılıyor.

Balıkesir’de Ali Hikmet Paşa Meydanında 1 Mayıs’ta Bahçelievler güzergahından başlayan yürüyüşlerde Sokaklar doluyor, meydanlarda sloganlar atılıyor, ellerde pankartlar yürüyenleri çekiyoruz biz. Çeken biz çektiren siz…Biz hepimiz hepimizin sesi bir olsun diye uğraşıyoruz.

Genellikle bu eylem vb etkinliklerde bir sınıf var ki, hep göz ardı ediliyor. Ne afişlerde adı geçiyor, ne yürüyüşlerde sesi duyuluyor.

O sınıf: Basın emekçileri.

Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye siyasetinin en köklü çınarı…

Ama Balıkesir’de bu çınarın dalları birbirine dolanmış halde. Kök sağlam mı bilinmez, ama dallar sürekli kendi içinde çatışıyor. Her seçim sonrası değişim naraları atılıyor, ama her seferinde aynı sahne, aynı figüranlar, aynı iç çekişmeler…

CHP Balıkesir’de bir türlü “birlik” fotoğrafı veremiyor. İl kongresi yok o başkan bu değil şu başkan sen değil vs vs…. Aday bolluğu yaşanıyor, ama ortak akıl kıtlığı baş gösteriyor. Gençlik kolları kendi içinde, kadın kolları kendiyle meşgul. İlçe örgütleri ise merkeze küskün. Bir elmanın yarısı Ankara’ya, diğer yarısı Genel Merkez’e endeksli. Arada Balıkesir halkı sıkışıp kalıyor.

Bu hafta Balıkesir, deprem gerçeğiyle bir kez daha yüzleşti. Zemin etütleri, fay hatları ve depreme yönelik ne yapılması gerektiği konusunda gündem hızla yükseldi. Ancak ne yazık ki, depremde ne yapmamız gerektiğini, hazırlık seviyemizi ve afet sonrası ne gibi önlemler almamız gerektiğini doğru şekilde tartışacak kadar hazır değiliz.

İstanbul depremi gibi büyük felaketlerin olasılığı her zaman akıllarda. Ama asıl sorun, ne kadar hazır olduğumuzu bilememek. Telekomünikasyon altyapısı yetersiz, yapılar güvenlikten uzak ve toplanma alanları yetersizken, toplum olarak ciddi bir panik ve telaş içindeydik. Afetlere karşı daha dirençli kentler inşa etmenin, aynı zamanda daha demokratik bir ülkede yaşama mücadelesinin bir parçası olduğunu Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamalarında bir kez daha gözlerimizle gördük.

Ülke gündemi, olası Marmara depreminin yeri, zamanı ve şiddeti üzerine yapılan tartışmalarla meşgulken, deprem gerçeği ve hazırlık konusunda toplumsal farkındalığın arttığı bir dönemdeyiz. Bilimsel birikimimiz, doğa olaylarını öngörmekte önemli bir rol oynasa da, bu bilgilerin doğru çözümler üretme noktasında yetersiz kaldığını her defasında acı bir şekilde deneyimliyoruz.

Geçtiğimiz hafta sonu Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, görevdeki ilk yılını değerlendirdi. Toplantı başlamadan önce Ersin Show, salonda coşku yaratmak isterken sahte bir atmosfer oluşturdu; dolarlar ve çil çil sahte altınlar havada uçuştu, muhtarların kucağına fırladı. Bu yapay şov, bazı muhtarların tepkisini çekti ve program sonunda uzun uzun sohbetlere konu oldu.

Salona yayılan bu yapay enerji, Ahmet Akın’ın sunduğu gerçek hizmetlerin üstünü adeta bir sis perdesi gibi örten durumlar vardı. Örneğin salonun kurulan sahnesine ne kadar harcandı bilmem ama oda ayrıca salona gelenlerin merak ettiği ayrıntılardandı… Gözler İki merkez ilçe belediye başkanını aradı. Mesut Akbıyık ve Hakan Şehirli. Şehirli direk dansı sonrası katılmak istememiş ya da sen oyalan gelme denmiş olabilir belki, ama ya Mesut?

İsrafın önüne geçen lezzetler, fırınlardan sofralara uzanıyor. Balıkesir, mutfağının zenginliğiyle olduğu kadar, gıda israfına karşı geliştirdiği çözümlerle de dikkat çekiyor. Bayat ekmek kullanılarak hazırlanan geleneksel tarifler, hem ekonomik hem de sürdürülebilir yaşam tarzının örneklerini sunuyor. Şehirdeki birçok vatandaş, günlük yaşamında bayat ekmekle yapılan yemeklere yer verirken, bazı yerel fırınlar da bu sürece aktif olarak katkı sağlıyor.

Bayat Ekmekle Hazırlanan Geleneksel Lezzetler

2023’te meydana gelen 6 Şubat Depremi, güzel ülkemi uzunca bir süre yasa boğan yüz yılın faciası olmuştu.

Depremden 1 hafta sonra bölgeye gitmiş ve o facianın sebep olduğu acılara tanık olmuştuk. Beni etkileyen insanların yüzünde, gözünde ve gözyaşlarında haykıran “çaresizlik” olmuştu.

Öylesine tarifsiz acılara şahit olduk ki, şu an bu kelimeleri yazarken bile o acıları anlatmak için sözler kifayetsiz geliyor.

Kamil bey’le bu kez durağımız Kırşehir oldu. Adının özelliğini yaşatan Kırşehir’de TİMBİR olarak Kırşehir Valiliğimiz bizi ağırladı.

Kamil bey’le bu kez durağımız Kırşehir oldu. Adının özelliğini yaşatan Kırşehir’de TİMBİR olarak Kırşehir Valiliğimiz bizi ağırladı. Sohbetlerimizde Vali Murat Sefa Demiryürek’in Kırşehir’e verdiği önemi hissettik. Bir Devlet adamı ağırlığını ve halkla kurduğu diyalogda işini severek yapan, titiz özenli ve hakkaniyet temelli söylemlerin önemine birlikte değindik. Demiryürek Valimiz gibi böylesine kendini bir şehre adayan Valiler olursa ülkemizi çok daha güzel hayal edebilirim… Teşekkürler Ülkemin Kıymetli Valisi Murat Sefa Demiryürek

Balıkesir’deki Mafya Ayakları ? Kim Bunlar?

Öncelikle Herkese Merhaba. Uzun zamandır yine verdiğim eğitimler ve iş seyahatlerim nedeniyle yazamıyordum. Ancak beni geçmişe götüren mecliste yaşanan yaşanmışlıklar ve Valilik toplantılarında duyduğum cümleler olunca yazma hevesim geliverdi esinlendim.

Nereden Nereye Geldik şehirli olarak Nereye gidiyoruz…

Miss Turkey Güzelleri ve Top Model Turkey Erkekleri Bu Podyumdan Size Ne Çıkar?

Kuruluşundan bir yıl sonra iktidara gelen AK Parti’nin, Türkiye’yi sorunlarını çözerek, fırsatlarını değerlendirerek büyüttüğüne tanıklık ettiğimiz dönemlere ülkece tanık olduk. Bugün gelinen süreçte yerel bir bakışla Balıkesir’de de bu genel başarının sıkça dile getirildiği ve hatta bu gücün kullanıldığı etkili bir dönemi yitirilip giden usta siyasetçilerinde de gördük.

Bu sözlere dikkat

BASKİ Genel Müdürü Erdoğan Öztürk dün bir basın toplantısı yaptı. Akıllarda söylediği şu sözler kaldı.

“Heryerde çürük elmalar olacak ama bunu ben minimuma indirmek istiyorum.”

Daha önce konuya vakıf olmayanlara önce hatırlatayım. Mesele AK Parti’nin Balıkesir’de ki kuruluş kutlaması. Bizim çocuklarda Emin Buldan’ın benim adının da yer aldığı ve Mehmet Aydemir’e tavsiyede bulunduğu yazısı ile ilgili bir fotoğrafı bana atınca…

Yanlış teşhis Hacıııı dedim

Mehmet Aydemir’in benden diksiyon dersi almasına gerek yok bence. O senden, gündem nasıl oluşturulur dersini almalı.

Balıkesir ‘de AK Parti 23’üncü yılını kutladı. Dün yazdığım azıcık bir yazının ardından küsen küsene…

Bu hafta görüşeceğimiz birkaç vekil vardı, bahsedeceğimiz birkaç cümle ama…

Artık küstük, cılız siyasetin bedevilerine kaldı sohbetlerimizden çıkacak sonuçlar…

AK Parti Balıkesir’de havalar nasıl ? İşte bu sorunun cevabını sanırım bugünün Milletvekilleri olan Mustafa Canbey, Ali Taylan Öztaylan, İsmail Ok ve gerekse mevcut teşkilatlarda temsil ve partinin orasında burasında olanlar çok iyi biliyor…

Ben demedim 23’üncü yıl dönümünde kurucu başkan Musa Yılmaz doğum gününde dost acı söyler misali kırmadan bunları söylüyor. Haliyle siyasetçi kırmadan, üzmeden diyerek gayretle sesini yükseltiyor.

AK Parti, Balıkesir öğretmenevinde küçük bir salonda kuruluş kutlaması yaptı. Yaptı yapmasına ama “keşke bilmeseydim” dediğim çok şey var bu partide…

Ortalık Toz Duman!

31 Mart mahalli idareler seçimi için geri sayım başladı. Balıkesir’de özellikle muhalefette yaşanan krizle birlikte dağılan ittifaklar, büyükşehirleri etkiledi. Bu etkilenme ilçeler için söz konusu değil elbette. Örneğin, net olmayan belirsizlikte ilerleyen seçim çalışmalarında belirginlikler seçim haftasına yaklaştıkça netleşmeye başladı.

Balıkesir’de İvrindi, Bigadiç, Sındırgı, Bandırma’da net çizgide ilerleyen ittifak hem fotoğraflara hem de sözel olarak meydanlara yansımaya başladı. Bu arada ilginç olaylarda beraberinde geliyor. Seçim öncesi , “düşman değil rakibiz” diyenler kılıçlarını çekti.

Balıkesir için öyle projeler olacak ki… Diye başlayan cümleleri yıllardır söyler dururuz.

Projeler, sağlam ve meydan okuyan projeler olsun.

Balıkesir’de Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz meydanları konuşturmuş adeta.

Bağımsız Aday Hasan Avcı, darp edildiğimi görmeme rağmen, neydi seni gülümseten? Yetim hakkı diyorken, babasını çocuk yaşta yitiren ve hiç baba cümlesini kullanamamış birine ve annesini de yakın zamanda kaybetmiş bir kadına can yakıcı şekilde ekibin incitirken gülüp arkanı dönmen? Senin yetim hakkı cümlen, sırat köprüsünün ince çizgisinde…

Halil Baran, odaya çıkalım odaya derken gözler önünde olmasın bu darp olayları mı demek istedin? Oda’da biz haber peşinde sen ne peşinde olacaktın?

Ben işimi seven biriyim o nedenle 32 yıldır mesleğimin demlenmiş tecrübesindeyim.

Altıeylül’ün Arı gibi mevsiminin çiçeklerini koklayan, Avcı gibi hedef kollayan zevatları garip bir çıkış yaptı. Bağlılık nidaları atan bahsedeceğim iki isim bugünlerde sıradışı bağımsızlık savaşları veriyor.

AK Parti’de Belediye Başkanlığından tutun davası için çalıştığını bildiğimiz ve aday yapılmayınca küsmeyenler arasında bir Zekai Kafaoğlu kaldı. Birde bizim davamız bir gün değil hergün diyerek nokta atışla Erdoğan diyen ve bu sözünden dönmeyen Adil Çelik. Ayrıca, Ali Aydınlıoğlu ve bazı milletvekilleri ile gönülden AK Parti ve Gönülden Erdoğan diyenler…

Şimdi garip olan ve Kafaoğlu’na dahi bir kafa atan iki isimden bahsedeceğim.

Balıkesir’de seçimlere 45 gün kala, aday gösterilmeyenlerin küslüğü bu hafta ön planda.

Bandırmalı CHP Belediye Başkanı Tolga Tosun mevcut CHP’nin Belediye Başkanı ve aday gösterilmeyişine tepkili. Ayrıca, bu aralar yaman çelişki içinde. Belediye hizmetlerine de bunu fazlasıyla yansıtıyor. Ne yansıttı mesela?

“Halk için” diyerek, Bandırma için festival yağmuru yaşatan Tolga Tosun, planlanan çalışmaları erteledi ve hatta bir festival hazırlığını daha iptal etti.