Kamil Akyürek

Kamil Akyürek

Direk Değil, İstikamet Sorunu: Altıeylül’de Liyakatsizlik Dersi

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri ruhuna aykırı ne yapılabilir deseler, “Gece kulübü estetiğinde direk dansı” gösterisi düzenlemek, herhalde en uç örneklerden biri olurdu.

Geçtiğimiz günlerde Altıeylül Belediyesi’nin 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri kapsamında çocuklara yönelik olarak düzenlediği programda, bir gece kulübünü andıran sahnede direk dansı gösterisi yapılması büyük bir infial yarattı. Bu olay ne yazık ki sadece Balıkesir halkının değil, tüm Türkiye’nin tepkisini çekti ve haklı olarak ulusal medyada geniş yankı buldu. Bu skandal, sadece bir organizasyon hatası değil; liyakatsizliğin, vurdumduymazlığın ve “ben bilirim” zihniyetinin ete kemiğe bürünmüş hâlidir.

Yazının Devamı

İşçinin Ücret Hakkı

Bismillâhirrahmanirrahim

İşçinin Hakkını Vermek İslam’ın Emridir

Kur’an ve sünnet, çalışanların hakkını koruma konusunda net ölçüler sunar. İslam, adil ücret, insanca yaşam ve ibadet hakkı gibi temel insan haklarını garanti altına alır.

Yazının Devamı

Balıkesir’e Neden Gelmeliyiz

Balıkesir, hem Ege’nin hem Marmara’nın havasını bir arada sunan şanslı bir şehir. Kaz Dağları’nda ciğerlerine oksijen depolar, Ayvalık ve Cunda’da taş sokaklarda gezip gün batımına âşık olursun.

Manyas Kuş Cenneti’nde doğanın sesini dinler, Erdek’te denize girip huzuru bulursun. Tarih diyorsan Altınoluk’taki Antandros Antik Kenti seni geçmişe götürür.

Yemekleri de cabası! Bigadiç güveci, Balıkesir mantısı ve höşmerim tatlısıyla karnın da bayram eder.

Yazının Devamı

BAŞARI NEDİR, KİM OLMAK İSTERSİN?

Başarı, çağımızın en çok kullanılan ama belki de en az sorgulanan kelimelerinden biri. Onu ne zaman duysak, zihnimizde otomatik olarak belli imgeler canlanır: yüksek maaşlar, prestijli unvanlar, alkışlar, ödüller…

Bütün bu göstergeler dışarıya yöneliktir ve ne yazık ki, modern insanın başarı tanımı artık tamamen vitrine endekslenmiş durumda. Peki ama biz, gerçekten başarılı olmak mı istiyoruz; yoksa başarılı görünmek mi? Bu sorunun cevabını bulmak, belki de hayatın en çetin yolculuklarından biri. Çünkü başarıyı yalnızca dışsal ölçütlerle tanımladığımızda, içimizdeki eksiklikleri daha çok hissediyoruz. Dışarısı gürültülü alkışlarla doluyken, içerisi bazen sessiz bir sorguyla yankılanıyor: “Ben kimim bu hikâyenin içinde?”

Kendini Bilmeden Başarı Olur mu?

Yazının Devamı

Kokuların Hatıra Defteri: Mandalina ve Portakal

Bazı kokular vardır ki sizi zamanın ötesine taşır. Tek bir solukta çocukluğunuzun kış sabahlarına, sobanın üstünde çıtırdayan portakal kabuklarına, annenizin sesine, evin sıcaklığına dönersiniz. Mandalina ve portakal kokusu, işte tam da böyle bir köprüdür geçmişle bugün arasında.

Kış mevsimi geldiğinde sadece soğuklar değil, bu narenciye kokuları da kaplar evi. Okuldan gelmişsinizdir, elleriniz buz gibi, ama sobanın yanında sizi bekleyen bir tabak portakal ve mandalina vardır. Soyarken ellerinize sinen o ferah koku, avuçlarınızda kalır saatlerce. Bir çocuk için ne büyük mutluluk… Hem tatlı hem ekşi, hem ferahlatıcı hem de huzur verici.

Yazının Devamı

Türkiye’de Esnaf Olmak: Bir Meslekten Fazlası

Esnaf olmak, ülkemizde sadece bir ticaret yapmak anlamına gelmez; bu, sabır, emek ve insan sevgisiyle yoğrulmuş bir yaşam tarzıdır.

Mahalledeki abimiz, komşunun yardımcısı, sabahın ilk ışıklarından akşam son müşteriyi uğurlayana kadar ter döken, koca yürekli bir insan… Esnaf, sadece kepenk açıp kapatan biri değil; bir yaşam biçimidir, bir duruştur.

Ancak, esnaf olmanın yalnızca duygu boyutu değil, aynı zamanda ciddi bir resmi süreci de vardır. Türkiye’de dükkan açmak için öncelikle ne iş yapacağınızı karar vermelisiniz. Bakkallık mı yapacaksınız, çay ocağı mı açacaksınız, yoksa telefon tamircisi mi olacaksınız? Seçiminizi yaptıktan sonra, işin evrak işleri başlar: Vergi dairesinden vergi levhası almak, odada kayıt yaptırmak, belediyeden ruhsat çıkarmak ve tabii ki Bağ-Kur primlerini yatırmak gibi bir dizi işlem sizi bekler. Kira, stopaj, fatura işleri gibi ekonomik sorumluluklar da işin içinde olur. Bu anlamda, esnaflık cesaret işidir.

Yazının Devamı

Bir Zaman Yolculuğu

Gül kokusu…

Birçoğumuz için bir çiçekten çok daha fazlasıdır. Gül, geçmişin en zarif hatırasıdır, bir dönemin belki de en naif simgesidir. Ve bir gül kolonyası… O şişeyi her açışımızda, içinden yayılan o tanıdık koku, adeta geçmişin kapılarını aralar. Çocukluğumuzda, bayram sabahları o kokunun her yere yayıldığı o özel anlar, ne kadar da canlıdır hâlâ aklımızda.

Yazının Devamı

Ekonomik Gelişim Zorluklar ve Fırsatlar

Cumhuriyetin ilk yıllarında, Türkiye’nin ekonomik yapısı büyük ölçüde tarıma dayalıydı. O dönemde insanlar, kendi geçimlerini sağlamak adına tarlalarını işliyor, küçük dükkânlar açarak ticaret yapıyorlardı. Ancak zamanla sanayileşme süreci başladı ve fabrikaların kurulmasıyla şehirleşme hız kazandı. Bu dönemde, yerli üretim arttı ve ekonomideki dinamikler giderek çeşitlendi.

1980’ler ise Türkiye ekonomisi için önemli bir dönüm noktasıydı. Dışa açılma politikaları doğrultusunda, yurt dışından gelen mallar Türk pazarını doldurdu. Bu değişimle birlikte ithalat arttı ve tüketici alışkanlıkları değişti. Küreselleşen dünya ile birlikte, Türkiye’nin ekonomik yapısında önemli bir dönüşüm yaşandı.

2000’li yılların başında Türkiye, ekonomik açıdan daha istikrarlı bir döneme girdi. Enflasyon oranları düşerken, döviz kuru da daha stabil bir seviyeye geldi. Bu, hem yatırımcılar hem de bireysel tasarruf sahipleri için bir umut ışığı oldu. Ancak, ilerleyen yıllarda ekonomik dalgalanmalar, döviz kuru değişiklikleri ve enflasyon baskıları, vatandaşları zor durumda bıraktı. Kurda yaşanan dalgalanmalar ve yüksek enflasyon, hem bireylerin günlük yaşamlarını hem de iş dünyasını etkiledi.

Yazının Devamı

Balıkesir Benim Şehrim: Genç Bir Gözden Ege ile Marmara’nın Kesiştiği Nokta

Türkiye’nin batısında, Ege ile Marmara’nın buluşma noktası olan Balıkesir, sadece haritada bir yer değil; benim için bir yaşam tarzı, bir kimlik ve köklerimin derinlere uzandığı bir şehir. 21 yaşındayım ve doğup büyüdüğüm bu şehir, bana hem geçmişimi hem de geleceğimi sunuyor.

Doğayla İç İçe Bir Hayat

Balıkesir, doğanın tüm renklerini cömertçe sunduğu bir şehir. Kaz Dağları’nın serin esintisi, Edremit’in zeytin kokulu sokakları, Ayvalık’ın gün batımıyla sararan denizi… Genç bir insan olarak, büyükşehirlerin kaosundan uzak, sakin ama dolu dolu bir yaşam alanı sunuyor. Özellikle hafta sonları Şeytan Sofrası’na çıkıp Ayvalık Adaları’na tepeden bakmak, bana özgürlük duygusunu yaşatıyor.

Yazının Devamı

Benim Şehrim Balıkesir

Türkiye’nin batısında, Ege ile Marmara’nın buluşma noktası olan Balıkesir, sadece haritada bir yer değil; benim için bir yaşam tarzı, bir kimlik ve köklerimin derinlere uzandığı bir şehir. 22 yaşındayım ve doğup büyüdüğüm bu şehir, bana hem geçmişimi hem de geleceğimi sunuyor.

Doğayla İç İçe Bir Hayat Balıkesir, doğanın tüm renklerini cömertçe sunduğu bir şehir. Kaz Dağları’nın serin esintisi, Edremit’in zeytin kokulu sokakları, Ayvalık’ın gün batımıyla sararan denizi… Genç bir insan olarak, büyükşehirlerin kaosundan uzak, sakin ama dolu dolu bir yaşam alanı sunuyor. Özellikle hafta sonları Şeytan Sofrası’na çıkıp Ayvalık Adaları’na tepeden bakmak, bana özgürlük duygusunu yaşatıyor.

Yazının Devamı

Balıkesir’de Bir Bayram Günü

Bayram sabahı Balıkesir, her zamanki sakinliğinden farklı bir enerjiyle uyanır. Şehir, adeta bir bayram havasına bürünür; sabahın erken saatlerinde camilerden yükselen ezan sesleri, sokakları sarar. Balıkesir’de bayram, sadece dini bir bayram değil, aynı zamanda kültürel bir şölendir.

Bayram sabahı, Balıkesirli için en özel anlardan biridir. Evler, pırıl pırıl temizlenmiş, her köşe bayrama hazırlanmıştır. Sabah kahvaltısı için sofralar, en güzel geleneksel tatlarla donatılır. Simit, börek, kuymak ve sıcak çay, Balıkesirli bir bayram kahvaltısının vazgeçilmezleri arasında yer alır. En özel lezzetlerden biri ise, her evde pişen etli pilav ve baklavadır. Misafirlik, şehirdeki en önemli geleneğin başında gelir ve bayramda bu gelenek, bir kez daha doruk noktasına ulaşır.

Bayram sabahı, ev halkı önce aile büyüklerini ziyaret eder. Yaşlıların elleri öpülür, duaları alınır. Balıkesir’deki köyler ve kasabalar, bayramda ayrı bir güzellik sergiler. Ziyaretler sırasında, köydeki akrabalar bir araya gelir; halaylar çekilir, türküler söylenir. Şehir merkezinde de farklı bir atmosfer hakimdi; sokaklarda tatlı bir telaş vardır. Çocuklar yeni bayram elbiseleriyle sokakları şenlendirirken, her köşe başında tezgâhlar açılır, bayram şekerleri, lokumlar, oyuncaklar satışa sunulur.

Yazının Devamı

Şehir Hayatı mı, Kırsal Yaşam mı?

Sabah gözlerimizi açar açmaz trafiğin sesiyle güne başlamak mı, yoksa kuş cıvıltılarıyla uyanmak mı?

Her şeyin hızla aktığı, rekabetin yoğun olduğu şehir yaşamı mı, yoksa doğayla iç içe, sakin ve huzurlu bir kırsal hayat mı? Bu soru, özellikle pandemi sonrası dönemde daha fazla insanın aklını kurcalamaya başladı.

Peki, hangisi daha yaşanabilir? Şehirde mi kalmalıyız, yoksa bir gün doğaya mı kaçmalıyız?

Yazının Devamı

Balıkesir’de Yaşamak

Balıkesir yaşamak için güzel memleket. Neden?

Sorusunun cevabı çok basit bu şehirde kaos yaşansa dahi herkes kendi halinde Yaşamsal faaliyetler de insanlar rahat Genellikle emekli şehri olarak bilinen şehrin sakinleri stres konusunda da oldukça başarılı Tarih, doğa ve turizmin gözde olabilecek türde güzellik ve özelliklerini yaşatan şehir geçmişini de bugüne taşıyan pek çok anıyı bünyesinde tutmuş.

Balıkesir ‘de kırsal bölgeler birbirine yakın ve bu kırsal yaşamın doğallığı merkeze de yansımış .İnsanların hadi gariii diye başlayan cümlelerine öz ve doğal konuşma akışı ile müdahale edip anlaşmaya çalışmaları da dikkat çeken güzellikleri bu şehrin….

Yazının Devamı

Üretken Olabilmek İçin Ne Yapmalıyım?

Daha üretken olmak için çeşitli stratejiler ve alışkanlıklar edinebilirsiniz. İşte bazı etkili yöntemler:

Hedef Belirleme ve Önceliklendirme: Günlük, haftalık veya aylık hedefler belirleyerek, bu hedefleri gerçekçi ve ulaşılabilir hale getirin. Önceliklerinizi belirleyip, zamanınızı ve enerjinizi en kritik görevlere ayırarak daha verimli çalışabilirsiniz.

Zaman Yönetimi: Pomodoro tekniği gibi zaman yönetimi yöntemlerini kullanarak çalışma süresini ve molaları düzenleyebilirsiniz. Bu, dikkatinizi korumanıza ve daha fazla iş tamamlamanıza yardımcı olabilir.

Yazının Devamı

Gerçek mi, Manipülasyon mu?

Düşünsenize, bir gün radyodan gelen bir haber dünyayı yangın yerine çevirebilir mi?

Tarih boyunca propagandanın gücü çok kez kanıtlandı ama 2. Dünya Savaşı’nın bir yalan haber sonucu çıktığını söylemek, hem ilginç hem de biraz yanıltıcı olur. Yine de bu savaşın kıvılcımını çakan bazı “uydurulmuş gerçekler” var, ve bu da bize medyanın gücünü bir kez daha hatırlatıyor.

1939 yılının yaz aylarına dönelim. Almanya ve Polonya arasında zaten ciddi bir gerilim vardı. Hitler, Polonya’ya saldırmak için bahane arıyordu ama uluslararası kamuoyunu kendi tarafına çekmesi gerekiyordu. İşte tam bu noktada, tarihe “Gleiwitz Olayı” olarak geçen bir manipülasyon devreye girdi.

Yazının Devamı

Arabulucu ve Uzlaştırmacı Arasındaki Fark Ne?

Uzlaştırma (Uzlaşma) ve arabuluculuk zaman zaman birbirine karıştırılabiliyor. Uzlaştırma ceza adalet sisteminde, arabuluculuk ise özel hukuk uyuşmazlıklarında uygulanıyor.

Arabuluculukta taraflarca seçilen tarafsız üçüncü kişiden farklı olarak uzlaştırmacı, savcı tarafında görevlendirilir. Uzlaştırma süreci, arabuluculuk süreci gibi gizlidir ve uzlaşma kararı, yine taraf iradesindedir. Uzlaştırmacı da taraflar arasındaki çatışmanın çözülmesine yardımcı olan kimsedir.

Öncelikle her ikisi de alternatif çözüm yöntemidir ve tarafsız ve bağımsız üçüncü bir kişinin yardımını içerir. Bu tarafsız ve bağımsız üçüncü kişi; arabuluculuk sürecinde ARABULUCU, uzlaştırma sürecinde ise UZLAŞTIRMACI’dır.

Yazının Devamı

Oyun

Oyun dediğinde, herkesin aklına farklı şeyler gelir. Ama bir düşünün, ilk oyun nedir? Oyunların tarihi aslında çok eski zamanlara dayanıyor.

İlk oyun, taş devrine kadar gitmiş olabilir, ama belki de ilk oyun diye sayılacak şeyler, insanların birbirlerine meydan okuduğu, basit rekabet içeren şeylerdi. Mesela, o zamanlar taşları, sopaları kullanarak oynanan oyunlar vardı. Ama gerçekten “oyun” dediğimizde, kartlar, zarlar ve tahtalar devreye giriyor. İlk masa oyunu olan “Senet”, Mısır’da MÖ 3100’lere kadar gidiyor.

Günümüzde ise oyunlar, sadece eğlence değil, kültürün önemli bir parçası haline geldi. Öyle ki, sanal dünyada geçirdiğimiz zaman, gerçekte harcadığımız zamandan çok daha fazla olabiliyor. Oyunlar, sosyal etkileşimden eğitim araçlarına kadar her alanda karşımıza çıkıyor. Ama tarihsel olarak bakıldığında, bu yolculuk, basit bir taş oyununun ilk adımlarından, bugünkü karmaşık sanal dünyalara kadar uzanıyor.

Yazının Devamı

Hayatın Küçük Keyifleri

Hayat bazen gerçekten karmaşık olabiliyor, değil mi? İşler, sorumluluklar, koşturmaca derken, bazen en basit şeyler bile gözden kaçabiliyor.

Ama işte, bu küçük anlar, çoğu zaman hayatı gerçekten yaşanabilir kılıyor. Bir kahve molası, bir arkadaşla yapılan sohbet, yağmur sonrası gelen o temiz hava… İşte bu tür küçük şeyler, insanı gerçek anlamda mutlu edebiliyor.

Gün içinde aklınızda o kadar çok şey oluyor ki, bazen sadece birkaç dakika durup nefes almak, “Şimdi tam olarak ne yapıyorum?” diye sormak gerekiyor. Çoğu zaman cevabı basit: Bir fincan çayla pencere kenarına oturmak, ya da güneş batarken bir süre sessizce dışarıyı izlemek. Küçük şeylerle mutlu olmak, aslında hayatı daha değerli kılmak anlamına geliyor.

Yazının Devamı

Kömürde Ejder Meyvesi Kebabı

Bir meyve, sebze veya et ürününün pişirilmesine yönelik isimler vermek oldukça ilginç değil mi?

Mesela siz tarihte patatesi ilk keşfeden kişisiniz. Önce ne yaparsınız? Isırıp tadına bakarsınız, değil mi? Peki, aranızda hiç bunu denemiş olan var mı? Varsa bile eminim tadını çok beğenmemiştir… Fakat bir gün birinin çıkıp “Ben bunu doğrarım, tuzlarım, baharatlarım, yağ atıp kızartıp yerim, mis gibi!” diyebilmiş olması gerçekten güzel bir yaratıcılık örneği.

Yazının Devamı

Kalem ve Yazı Hiç Olmasaydı?

Bugün bu yazıyı büyük ihtimalle okuyamazdınız, elinizdeki telefon hiç var olmazdı ve siz bugün hayatta dahi olmayabilirdiniz.

Neden mi? Çünkü tıp, ilaç ve eczacılık alanında yapılan hiçbir çalışma kayıt altına alınamamış olacaktı. Belki şarkılar söylenecekti ama daha sonra unutulup gidecekti. Kimse sizi hatırlamayacak ve ardınızdan gelen nesiller, “Vay be, kimmiş bu adam?” diye methiyeler düzemeyecekti. Ne savaşlar ne de icatlar yazıya dökülebilecekti.

Peki, bunun diğer etkisi nedir? Okumak. Yazı ortadan kalkınca okumak da ortadan kalkardı. Dolayısıyla konuşulan diller dahi sürekli değişirdi. Mesela bir markete gittiniz ve neyin nerede olduğunu bilmiyorsunuz. Sadece mağazalar var, ama hepsi isimsiz…

Yazının Devamı

Portakal’dan Naçizane’ye

Bugün, dilin derinliklerine inerek bazı kelimelerin kökenlerine, yani etimolojilerine bakalım istiyorum. İsterseniz başlayalım…

PORTAKAL

Portakal… Hangi meyveyle başlayalım diye düşündüm, derken aklıma bu renkli ve tatlı meyve geldi. Birçok kişinin en sevdiği meyveler arasında yer alır, ancak hiç düşündünüz mü, bir meyveye ülke adı verilebilir mi? Biz vermişiz. Portakal, aslında İtalyanca “Portogallo” kelimesinden türetilmiş bir sözcük. “Portogal” veya “Portakal” olarak telaffuz edilen bu kelimenin kökeni, bizlere Portekiz’i hatırlatır ve yanlış da değildir bu düşünce çünkü “Portogallo” İngilizcede “ Portekiz” anlamına gelmektedir. 1700’lü yıllarda, Portekizli tüccarların İstanbul’a getirdiği bu meyve, zamanla adını bizlere de miras bırakmış. Portekizliler, bu meyveye “Laranja”, İtalyanlar ise “Arancia” diyor. Bir ülkenin adından türeyen bir meyve adı, dilin nasıl evrildiğinin güzel bir örneği oluyor bizim içinde.

Yazının Devamı

Şehit Süleyman Özoğlu Çeşmesi

Balıkesir’de dolaştığım ve dikkatimi çeken birkaç izlenimi sizlerle paytlaşmak istedim bugün.Örneğin bugün şehit izi taşıyan bir çeşmeye rastladım.Bu şehirde pekçok şehit ve Kuvayi Mlliye ruhunu andıran izler var…

Şehit Süleyman Özoğlu’nun isminin verildiği çeşme, Balıkesir Merkez Kızılay Caddesi’nde. Bu çeşme, Balıkesir halkı tarafından şehitlik hatırasını yaşatmak ve onun kahramanlık öyküsünü gelecek nesillere taşımak amacıyla buraya konuşlandırılmış.

Şehidimiz hakkında yaptığım araştımada;” Süleyman Özoğlu, 6 Ocak 1985 doğumlu olup, 2011 yılında Hakkari’nin Şemdinli ilçesinde PKK teröristleriyle girilen çatışmada şehit düştü. Şehit Teğmen, askerlerini korumak için çatışma sırasında kendini siper etmiş ve ağır yaralanarak hastaneye kaldırılmıştı. GATA’da (Gülhane Askeri Tıp Akademisi) tedavi altına alınmış fakat tüm çabalara rağmen hayatını kaybetmiştir”yazan haberleri gördüm.Ruhuna bir fatiha okudum Ruhu Şad olsun.Ayrıca bu çeşme Bu çeşme, Süleyman Teğmen’in kahramanlık mücadelesini ve vatan savunması uğruna canını feda eden şehitlerin hatırasını onurlandırmak için Balıkesir halkının yazın serinleten su içmesine vesile olmuş…

Yazının Devamı

Radyo Tiyatroları

Günümüzde radyolarda daha çok haber ve müzik programları öne çıkmakta ama birçoğu tekdüze ve monoton.

Müziklerin sürekli tekrar halinde olması da eminim insanların “Gene mi bu şarkı…” gibi bir tepki vermesine yol açıyor ve radyonun dinlenme süresini kısaltıyor, insanların merak duygularını yitirmelerine sebep oluyor. Bu tarz yinelemelerin olmadığı hiçbir şey yok mu peki bu radyolarda? Var tabii ki: Radyo Tiyatrosu. Nedir peki radyo tiyatrosu?

Benim bu soruya cevabım şöyle olurdu sanırım: “Zamanın, mekanın, ışıkların düşme açısının, insanların yaşlarının ve hatta üstlerindeki kıyafetlere kadar tamamen sizin zihninizdeki fikirlerle tasarlanan ve sesle birleşerek canlanan bir zihin filmidir.” Aslında bu kitap okurken de öyledir ama okuma işleminde gözler beynimizi daha fazla meşgul ettiği için detayları yeterince hayal edemeyebiliriz. Ama dinlerken bazı şeyleri canlandırmak çok daha basit olabiliyor.

Yazının Devamı

BİR ÇAY KAŞIĞI YILDIZ

Evrenin en garip, en yoğun ve bilimsel olarak en ilginç cisimlerinden biri olan nötron yıldızları, doğadaki en uç örneklerden birini oluşturur.

Bu cisimler, süpernova patlaması sırasında büyük bir yıldızın çekirdeği çökerek inanılmaz bir yoğunlukta maddeden oluşur. Şimdi, bu yoğunluğu daha iyi anlamaya çalışalım.

Nötron Yıldızlarının Kütlesi ve Yoğunluğu

Yazının Devamı