HORUL, HORUL!
Prof. Dr. Nilay Şahin
Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı
prof.dr.nilaysahin-instagram
Horlamak gerçekten hem horlayana, hem de yanında uyuyanlara büyük bir işkenceye dönebilen bir şikayettir. Ara sıra hepimiz horlayabiliriz tabii ama bu durum devamlı bir hal alırsa işte kişi için sorun orada başlıyor demektir. Horlamanın yanında; gündüz aşırı uyku hali, konsantrasyon zorluğu, sabah baş ağrısı, uyanınca oluşan boğaz ağrısı, huzursuz uyku, yüksek tansiyon, geceleri göğüs ağrısı olması, eğer horlayan bir çocuksa dikkat eksikliği, davranış sorunları veya okuldaki zayıf performans varsa durum daha da ileri bir düzeyde anlamına gelir. İşte bu durumda acil olarak bir hekime başvurmanız iyi olacaktır.
Peki neden horlarız diye sorarsanız işte cevabı. Nedenler biri doğuştan çok iyi olmayan bir ağız ve damak yapısına sahip olmak gelir. Ayrıca aşırı kilolu insanların boğazlarının arkasında hava yollarını daraltabilecek ekstra dokulara sahip olması da horlamanın yaygın bir nedenidir. Bir diğer neden ise alkol tüketimidir. Özellikle yatmadan önce çok fazla alkol tüketmek horlamaya neden olabilmektedir. Alkol boğaz kaslarını gevşetir ve hava yolu tıkanıklığına karşı doğal savunmanızı azaltarak horlamamıza yol açabilir. Tabii ki horlama nedenleri arasında burun sorunlarını da atlamamak gerekir. Uzun süredir burun tıkanıklığı sorunu yaşayan bireylerde veya burun kemiği yamuk olanlarda horlama sık görülebilir.
Kalitesiz uyku da boğazın gevşemesine yol açarak horlamaya neden olabilir.
Bir de yanımızda horlayan birinin pozisyonunu biraz değiştirdiğimizde horlamasının kesildiğini görürüz. Bunun nedeni uykudaki bazı pozisyonlarımızdır. Yerçekiminin boğaz üzerindeki etkisi hava yolunu daralttığı için horlama tipik olarak sırt üstü uyurken en sık ve en gürültülüdür.
Evet bu hafta sizlerle horlamanın nedenlerini paylaştım. Haftaya da horlamanın bize verdiği zararlar ve tedavisini paylaşacağım. Hepinize sessiz ve kaliteli uykular dilerim…
